İsrail’de Bulunan Bronz Çağı Tarağında Ne Yazdığı Çözüldü

Epigraf Daniel Vainstub, İsrail’in Shephelah bölgesinde bulunan ve Bronz Çağ‘dan kaldığı düşünülen fil dişi bit tarağında ne yazdığını çözdü.

Geçtiğimiz günlerde Jerusalem Journal of Archaeology’de yayınlanan makaleye göre tarağın üzerinde yer alan 17 harflik cümle “Bu diş (tarak), saç ve sakal bitlerini kökünden söksün (bitlerin kökünü kurutsun).” anlamına geliyor.1

Tarak, aslında 2016 yılında İsrail’deki antik kent Lachish’de (לכיש) yürütülen kazı çalışmaları sırasında bulunmuştu. Ancak tarak üzerindeki harfler üç milimetreden küçük olduğu için gözden kaçmıştı. Harfleri keşfeden, Kudüs İbrani Üniversitesinden araştırma görevlisi Madeleine Mumcuoğlu oldu. Mumcuoğlu, 2021’de tarağı fotoğraflarken harfleri keşfettiğini söyledi.

Lachish’deki Kalıntılar
Oren Rozen ©️CC BY-SA 3.0

Yaklaşık 2.5 cm eninde ve 3.5 cm boyunda olan tarağın bir tarafındaki dişler geniş aralıklı, diğer tarafındaki dişler ise dar aralıklı. Bu da tarağın bir tarafının saçtaki düğümleri açmak için, diğer tarafının ise bitleri ayıklamak için kullanıldığını göstermektedir. Tıpkı günümüzdeki bazı bit tarakları gibi.

Uzmanlar, paleografik analizlere dayanarak tarağın en erken MÖ 1700’lerden kaldığını düşünüyor. Kudüs İbrani Üniversitesinden Prof. Yosef Garfinkel:

Oxford Üniversitesi’nde iki kez radyometrik tarihlemeyle yaş tespiti yapmaya çalıştık, ancak örneklerde yeterli miktarda karbon yoktu. 

Yaş tespitini paleografik analizlere, yani harflerin şekline göre yaptık. Orta Tunç Çağı’nı karakterize eden en erken forma sahibiz. Tarak MÖ 1900’lerden ya da 1800’lerden de kalmış olabilir, ancak güvenli tarafta olmak için MÖ 1700’lerden kaldığını söylemeyi öneriyoruz. (11 Kasım 2022 – ULUKAYIN)

Tarağın fil dişinden yapılmış olması, tarağı kullanan kişinin yüksek sosyal statülü bir birey olduğunu işaret etmektedir. Uzmanlara göre Antik Kenan’da fil yaşamadığı için fil dişi büyük olasılıkla Mısır’dan ithal edilmiş olmalıdır. Diğer yandan fil dişi bit tarağı, insanların binlerce yıl önce bile bitlere karşı savaş açtığını ve yüksek statülü kimselerin bile bitlerden korunamadığını göstermektedir.

İlk Alfabeyle Yazılmış En Eski Cümle

Yazının icadına giden yolda ilk adımların, MÖ 4. binyılın son yarısında Mezopotamya’daki tarihi Sümer bölgesinde ve Mısır’da atıldığı kabul edilir. Ancak bu ilk yazı sistemleri piktogramlardan ve hiyerogliflerden oluşmaktaydı, yani alfabetik değildi.2

Alfabetik yazı sistemi günümüzdeki bilgilere göre ilk kez MÖ 2. binyılın ilk yarısında Antik Kenan’da kullanılmıştır. “Kenan yazısı” ya da “proto-Kenan yazısı” olarak da adlandırılan bu ilk alfabeyle yazılmış tabletler, İsrail çevresinde daha önce de bulunmuştu. Ancak bunlar yalnızca bir kaç harften ya da sözcükten oluşmaktaydı. Söz konusu tarak üzerinde yer alan yazı ise eksiksiz bir cümle olduğu için “ilk alfabeyle yazılmış en eski cümle” olarak tanımlanmaktadır.

Kenan alfabesi; Fenike, İbrani ve Antik Arap alfabelerinin atası sayılmaktadır.



  1. A Canaanite’s Wish to Eradicate Lice on an Inscribed Ivory Comb from Lachish“, Jerusalem Journal of Archaeology[]
  2. David STASAVAGE, “Biogeography, Writing, and the Origins of the State“, The Handbook of Historical Economics, ISBN: 9780128158746, Academic Press, 2021, p. 881-902[]