
Danimarka’nın Funen adasında gerçekleştirilen kazılarda, arkeologlar yaklaşık 1900 yıllık bir bıçak buldular. Bıçağın üzerinde yer alan runik harfler, araştırmacılar arasında büyük ilgi uyandırdı.1
Keşif, Odense Müzesi’nde çalışan tarih öncesi arkeoloji uzmanı Jakob Bonde tarafından, Odense kenti yakınlarındaki bir mezarlıkta gerçekleştirildi. Jakob Bonde, bıçağın üzerindeki yazının ilk etapta fark edilmediğini, daha sonra bıçağın temizlenmesiyle birlikte yazının gün yüzüne çıktığını açıkladı.
Danimarka Ulusal Müzesi’nde görevli epigrafi uzmanı Lisbeth M. Imer, bıçak üzerinde yer alan runik yazının, eski İskandinav dilinde “küçük kılıç” anlamına gelen “hirila” kelimesine karşılık geldiğini belirtti.
Yaklaşık 8 santimetre (3 inç) uzunluğundaki bıçak üzerinde titizlikle çalışan uzmanlar, bıçağın MS 150 yılı civarında yapıldığını tespit ettiler. Bu da söz konusu bıçak üzerindeki yazının, Danimarka topraklarında bugüne kadar keşfedilmiş en eski runik yazı örneği olduğunu anlamına geliyor.
Bulunan eser, arkeoloji, paleografi, epigrafi ve tarih alanında çalışmalar yürüten araştırmacılar için büyük bir öneme sahip. Çünkü bıçak üzerindeki yazı, o dönemin sosyokültürel dokusuna ve runik yazının evrimine yönelik önemli ipuçları barındırma potansiyeli taşıyor.
Bununla birlikte arkeologlar, henüz net bir yanıt bulamadıkları sorularla da karşı karşıyalar. “Hirila” terimi, bıçağın adını mı temsil ediyor, yoksa bu terim bıçağın sahibin adı mı? Eğer bıçağın adı ise, o zaman bu muhteşem eserin sahibi kim olabilir? Soruların karmaşıklığı, araştırmacıları zorlarken, şimdilik sadece spekülasyonlarla yetinmek durumundalar. Ancak, bıçağın yüksek statülü birine ait olabileceği ihtimali, araştırmacılar tarafından özellikle vurgulanıyor. Jakob Bonde, o dönemde Danimarka’daki yüksek rütbeli kişiler arasında Roma etkisinin belirgin olduğunun da altını çiziyor.
Odense Müzesi’nin resmi Facebook sayfasında paylaşılan bir gönderiye göre bıçak, 2 Şubat’tan itibaren Odense’deki kültürel tarih müzesi Møntergaarden’da sergilenmeye başlayacak.

Demir Çağı Sırasında Danimarka (MÖ 500 – MS 800)2
Demir Çağı Danimarkasında yaşayanlar genellikle tarım ve hayvancılıkla uğraşmıştır. Köy yerleşimleri önem kazanmış, toprak kullanımı artmış ve toplumun genel yapısı değişmiştir. Metal işçiliği ve demir üretimi bu dönemde epey gelişmiştir. Bu da çiftçilik ve hayvancılıkla birlikte ekonomik canlanmaya yol açmıştır.
Danimarka, Roma İmparatorluğu’nun etki alanı dışında yer aldığı için Roma kültürüne doğrudan maruz kalmamıştır. Ancak, Roma’nın genişlemesi ve etkisi, bu dönemde Avrupa genelinde hissedilmiştir. Roma’nın kurduğu ticaret ağı, Danimarka’nın kuzey bölgelerine ulaşmıştır. Bu da bazı Roma mallarının bölgeye girmesine neden olmuştur.
Roma’nın politik ve kültürel etkisi, Danimarka’nın yerel gelenekleri üzerinde belirgin bir iz bırakmamış olsa da, ticaret yoluyla bazı kültürel alışverişlerin yaşandığı düşünülmektedir.
Demir Çağı’nın sonlarına doğru, bölge Viking Çağı’na geçiş yapmıştır. MÖ 8. yüzyıldan itibaren, Vikingler denizcilik yetenekleri sayesinde geniş bir coğrafyada etkinlik göstermeye başlamışlardır. Bu dönemde, Danimarka’nın tarihi ve kültürel evrimi, Vikinglerin ticaret, savaş ve yerleşim faaliyetleriyle birlikte hız kazanmıştır.
- (2024, January 22). Museum Odense. Facebook. Retrieved January 24, 2024[↩]
- The Early Iron Age. The Late Iron Age. Natmus.dk. Retrieved January 24, 2024[↩]