Mabon Nedir?
Mabon, pagan ve Wicca inanç sistemlerinde sonbahar ekinoksuna denk gelen bir festivaldir. Genellikle mevsimsel değişimlerle ve bunlara bağlı doğal döngülerle ilişkilendirilir. Temelinde, doğanın ilkbahar ve yaz boyunca göstermiş olduğu cömertliğe ve tarımsal berekete karşı şükran duygusu vardır.
Sonbahar ekinoksunda, gece ve gündüz sürelerinin eşitlenmesiyle birlikte tarım toplumları, doğadaki değişimlere ayak uydurarak anbean yaklaşmakta olan kış mevsimine yönelik hazırlık süreçlerini başlatmışlardır. Çünkü gece ile gündüz arasındaki savaş, yaklaşık altı aylık bir süre boyunca gece lehine devam edecektir. Havaların soğumasıyla birlikte toprak da bereketini kaybedecek, Lammas, Mabon ve Samhain dönemindeki hasatlarla kış mevsimi için gerekli gıda ve ihtiyaçlar karşılanacaktır.
Doğanın sunduğu bereketli hasatlara karşı şükran duymanın yanı sıra insanlar, Mabon sırasında bitmekte olan tarım sezonunun da değerlendirmesini yaparlardı. Kazançlar ve deneyimler üzerinden yapılan bu değerlendirmelerle çiftçiler, bir sonraki tarım sezonu için hazırlıkları planlarlardı. Bu açıdan Mabon’un, yalnızca fiziksel değil, ruhsal bir dönüşümü de temsil ettiği söylenebilir.
Antik Kelt kültürlerinde, hasat şenlikleriyle özdeşleşen Mabon, yerel terminolojide “İkinci Hasat” olarak da bilinir. (İlk hasat Lammas, ikinci hasat Mabon ve üçüncü hasat Samhain olarak sıralanır.)
Antik Tarım Toplumlarında Sonbahar Ekinoksunun Önemi
Antik tarım toplumlarında sonbahar ekinoksu, sadece astronomik bir olay değil, aynı zamanda tarımsal takvimde çok önemli bir dönüm noktasıydı. Bu toplumlar, ekinoksu hasat döneminin bir zirvesi olarak görürdü. Güneşin gökyüzündeki hareketlerini dikkatle izleyen çiftçiler, ekinoksun gelişini yılın belirli tarımsal etkinlikleriyle ilişkilendirirdi. Gündüz ve gece sürelerinin eşitlendiği bu dönemde, ikinci hasatın tamamlanması gerekiyordu. Çünkü ekinoksla birlikte günler kısalmaya, geceler uzamaya başlardı. Bu nedenle, ekinoks bir uyarı niteliğindeydi: Kış yaklaşıyor, yiyecekleri toplama ve depolama vakti.
Yunan ve Roma uygarlıklarında ekinoks, Demeter ve Persephone mitiyle bağlantılıydı. Persephone’nin yeraltı dünyasına inmesiyle doğanın kış uykusuna geçeceği ve Demeter’in yas tutacağına inanılırdı. Bu nedenle, ekinoks kutlamaları hem bereketi hem de ölüm ve yeniden doğuş döngüsünü simgelerdi.
Kelt ve Germen toplumlarında ekinoks, özellikle büyük hasat festivalleriyle kutlanırdı. Çiftçiler hasatlarını yapar, hayvanlarını kış için hazırlar ve ellerindeki mahsulleri paylaşarak birlik duygusunu güçlendirirlerdi. Doğanın cömertliğini onurlandırmak ve karşılığında ona şükranlarını sunmak amacıyla pek çok yerde ritüeller düzenlerlerdi.
Antik zamanlarda mevsimsel döngüler, megalitik yapıların ve taş anıtların inşasında da önemli bir rol oynamıştır. Örneğin, İngiltere’deki Stonehenge gibi yapılar, ekinoks ve gündönümlerini işaret eden taşlarla inşa edilmiştir. 4000 yıldan daha eski olan bu yapıların, sadece dini törenler için değil, aynı zamanda tarımsal takvimde de belirleyici bir araç olarak kullanıldığı düşünülüyor.
Mabon Ne Zaman Kutlanır?
Kuzey Yarımküre’de Mabon, her yıl 21-24 Eylül tarihleri arasında kutlanır. Tam olarak sonbahar ekinoksuna denk gelen bu tarih, güneşin gökyüzünde ekvator çizgisi üzerinde yer aldığı, gece ve gündüz sürelerinin eşit olduğu anlamına gelir.
Ekinoks, Latince “eşit gece” anlamına gelen “aequus” ve “nox” kelimelerinden türetilmiştir. Tüm dünyada aynı anda yaşanan denge anını işaret eder.
Kuzey Yarımküre’de sonbahar ekinoksu yaşanırken, Güney Yarımküre’de ilkbahar ekinoksu yaşanır. Bu nedenle Mabon, Güney Yarımküre’de 21 Mart tarihinde kutlanır.
Bazı modern pagan topluluklar, Mabon’u daha esnek bir şekilde kutlayabilirler. Ekinoksun tam tarihi yerine, çevredeki doğa olaylarını baz alabilir ya da kişisel ritüel tercihlerine göre kutlamaları yapabilirler. Örneğin sonbahar meyvelerinin toplanması, ilk soğuk rüzgarların hissedilmesi gibi doğal işaretlere ya da Ay’ın enerjisinden faydalanmak amacıyla Ay’ın evrelerine göre Mabon kutlama tarihi belirlenebilir.
Mabon İle İlişkilendirilen Bitkiler ve Simgeler
Mabon dönemiyle ilişkilendirilen bitkiler ve simgeler, genel olarak ikinci hasatla bağlantılıdır. Bu dönemde toplanan elma, üzüm, incir, balkabağı ve mısır gibi mahsuller, Mabon’un en yaygın sembolleridir.
Mabon’un bitkisel sembolleri arasında meşe palamudu ve ceviz de yer alır. Kelt inancında kutsal kabul edilen meşe ağacı, gücün, bilgeliğin ve sürekliliğin sembolü olarak görülür. Meşe palamudu toplamak, doğanın pozitif enerjisini kış boyunca muhafaza etmek amacıyla gerçekleştirilen bir ritüel olarak kabul edilir. Öte yandan kuşburnu, adaçayı, lavanta ve mürver gibi şifalı bitkiler hem çay olarak tüketilebilir hem de dekoratif olarak kullanılabilir.
Mabon Sofrası: Yemekler, Şenlikler ve Kutlama Önerileri
Mabon festivali sırasında hazırlanan sofralar, doğanın bolluğunu yansıtan ve mevsimsel ürünlerle zenginleştirilen, âdeta gastronomik şölenlerdir. Mabon’un temelinde, hasat edilen ürünler yer aldığından, sofrada yer alan yiyecekler genellikle sonbahar meyve ve sebzelerinden oluşur. Kabak çorbası, elma turtası, patates püresi ve mısır ekmeği gibi yemekler, bu sofraların vazgeçilmezlerindendir.
Mabon sofralarının bir diğer önemli öğesi, şarap ve pekmez gibi üzüm ürünleridir. Üzüm, Mabon’un simgelerinden biri olduğu için şarap tüketimi, sonbahar kutlamalarının vazgeçilmez bir parçasıdır. Aynı şekilde, elma şarabı ve elma ürünleri de Mabon sofralarında sıklıkla yer bulur.
Tüm topluluğun ya da ailenin bir araya geldiği kalabalık akşam yemekleri dışında, doğada yürüyüş yapmak, sonbahar yaprakları toplamak, yerel pazarları ziyaret etmek, doğal materyallerle turuncu ve kahverengi tonlarda el sanatı ürünleri yapmak, meditasyon seansları düzenlemek ve açık hava şenliklerine katılmak, modern paganlar tarafından uygulanan en yaygın Mabon gelenekleridir.
Topluluk halinde yapılan şenliklerde arkadaşlar ve aileler bir araya gelerek yemeklerini paylaşır, şarkılar söyler ve doğaya teşekkür etmek amacıyla çeşitli ritüeller düzenler. Bu şenliklerde ateş yakmak önemli bir uygulamadır. Soğuk akşamlarda insanların bir araya gelmesini sağlayan ateş, hem sıcaklık ve ışığı temsil eder hem de toplumsal birlikteliği simgeler.
- BREWER, GREGORY MICHAEL. “1. PAGAN RELIGION IN THE 21ST CENTURY.” Critical Storytelling in Uncritical Times: Undergraduates Share Their Stories in Higher Education (2017): 3.
- Cabot, Laurie. Celebrate the Earth: A year of holidays in the pagan tradition. Delta, 2014.
- Morgana, Rowan. Modern Wicca: Beliefs and Traditions for Contemporary Life. Sourcebooks, Inc., 2020.