Bozkırın Kuyumcuları: İskitler ve İskit Sanatı

İskitler, MÖ 8. yüzyılda Karadeniz-Hazar steplerinde Kimmerlerin etkisini yitirmesiyle öne çıkan göçebe bir topluluktur. Hem Orta Asya’da hem de Doğu Avrupa’da egemenlik kurmuşlar, bu nedenle bölgedeki pek çok topluluğun etnogenezinde rol almışlardır.

Knowledge grows when shared!

İskit halkı, yayıldığı coğrafyanın etkisiyle hem kültürel hem de sosyoekonomik açıdan pek çok uygarlıkla etkileşim içinde olmuşdur. Ancak bazı Antik Çağ tarihçilerin Hazar ötesinde yaşayan bütün toplulukları İskit olarak adlandırması, Güney Sibirya ve Orta Asya’da yaşayan pek çok topluluğun etnik kökeni konusunda karışıklıklara neden olmuştur.1

İskitler Kimdir?

Geride yazılı eser bırakmadıkları için İskitler hakkındaki bilgilerimizin çoğu arkeolojik verilere ve komşu devletlerin yazdıklarına dayanmaktadır. Kurgan hipotezine göre Proto-Hint-Avrupalıların kökeni sayılan Karadeniz-Hazar steplerinde Kimmerlerin etkisini yitirmesiyle öne çıkan İskitler hakkındaki pek çok bilgiyi, Antik Yunan tarihçisi Herodot aktarmıştır. Her ne kadar aktardığı bazı bilgilerin çelişkili olduğu bilinse de Herodot, günümüzde de düşünüldüğü gibi, İskitlerin Karadeniz-Hazar steplerinden önceki yurtları konusunda İç Asya’yı işaret etmişti.

Tarih profesörü Gavin Hambly’e göre İskitler, Orta Asya’daki ilk imparatorluktu. Günümüzdeki bulgulara göre MÖ 9. yüzyılda İç Asya’da yaşadığı bilinen İskitler, ilerleyen yıllarda batıya göç etmiş ve Karadeniz-Hazar steplerine yayılmışlardır. MÖ 8. yüzyılda ise Kafkasya’ya, Doğu Anadolu’ya ve Karadeniz’in kuzeyine pek çok sefer düzenlemişlerdir.2

İskitlerde ve Hunlarda Kan Yemini Ve Kan Kardeşlik

Esas olarak göçebe bir yaşam süren İskitli alt grupların bazıları, batıya göçtükten sonra yarı göçebe yarı yerleşik bir yaşama geçmiştir. Pek çok göçebe toplulukta olduğu gibi İskitlerde de ataerkillik baskın olmasına rağmen kadınlar sosyal yaşamda aktif olarak rol almış ve silah kullanmayı öğrenmiştir.3

İskitler Nasıl Görünüyordu?

İskitler, öteki bozkır göçebelerinde olduğu gibi genellikle hareket yeteneğini kısıtlamayan, rahat giysiler giymişlerdir. Pantolon, hem erkeklerde hem de kadınlarda yaygındı. Erkekler saçlarını ve sakallarını uzatıp, tek küpe takardı.4

İskitlerde altın, gümüş ve bronz takılar hem erkekler hem de kadınlar arasında yaygındı. Takının yapımında kullanılan materyal, takan kişinin sosyal statüsüne göre değişirdi. Takılarda genellikle hayvan figürleri yer alırdı.

İskitler ve İskit Sanatı
İskit Savaşçıları

Erken İskit Kültürü ve İskit Sanatının Kökleri

Doğu Avrupa’daki Demir Çağı kültürlerinden biri olan İskit kültürünün kökleri İç Asya’ya uzanmaktadır. Karadeniz-Hazar steplerinde ortaya çıkması ise MÖ 7. yüzyıl dolayındadır. Bölgede İskit kültürüne ait olduğu kesin olarak bilinen en eski arkeolojik bulgular, göçebelik yaygın olduğu için, mezar yerleridir.

Urartu yazıtlarından Doğu Anadolu’ya pek çok sefer düzenledikleri bilinen İskitler, Amasya ve Elazığ’da taşınabilir bazı eserler bırakmışlardır. Amasya’ya bağlı İmirler köyünde ve Elazığ’a bağlı Norşuntepe’de Erken İskit kültürüne ait bazı materyaller bulunmuştur. Bu eserlerde açıkça klasik bozkır göçebe stilinin etkileri görülmektedir.5

Göçebe Hayvan Stili

Genellikle erken Avrasya göçebeleriyle ve yaylacı topluluklarla bağdaştırılan, doğanın nasıl bir bakış açısıyla değerlendirildiğine yönelik önemli ipuçları barındıran ve hayvan sembolizmiyle karakterize edilen dekoratif stile göçebe hayvan stili ya da kısaca hayvan stili denir. Orta Asya’daki pek çok topluluk gibi İskitlerde de hayvan sembolizminin önemli bir yeri vardı.

Erken dönem İskit sanatında belirgin olan hayvan stili, Güney Sibirya’daki Tagar ve Pazırık kültürlerinin devamı niteliğindedir.

İskitler ve İskit Sanatı
Pazırık Eyer Örtüsü

Tagar Kültürü: MÖ 8. yüzyıl ile MÖ 2. yüzyıllar arasında Hakasya ve Güney Krasnoyarsk çevresinde gelişen bir Bronz Çağı kültürü.

Pazırık Kültürü: MÖ 6. yüzyıl ile MÖ 3. yüzyıl arasında Altay çevresinde gelişen Demir Çağı kültürü.

Klasik İskit Sanatı

İskit sanatının klasik dönemi MÖ 6. ve 3. yüzyıllar arasını kapsar. Yunan kolonileriyle ticari ilişkilerini geliştiren İskitler, sanatsal anlamda hem Yunanları etkilemiş hem de onlardan etkilenmiştir. İskit döneminden kalan bazı eserlerin Yunan sanatına özgü sahneler içermesi nedeniyle, Yunanlardan ithal edildiği ya da İskit ülkesinde yaşayan Yunan ustalar tarafından üretildiği düşünülmektedir.6

İskitler ve İskit Sanatı
İskitlerden kalma altın geyik. (MÖ 7. ya da MÖ 6. yüzyıl.)
Derzsi Elekes Andor ©️CC BY-SA 3.0

Arkeolojik kalıntılardan anlaşıldığı kadarıyla metalürjide oldukça ileri bir toplum olan İskitler, geride bıraktıkları diadem, bilezik, küpe, kolye, yüzük, toka gibi altın objelerden dolayı bozkırın kuyumcuları olarak da anılırlar.

Uluslararası ticaret sayesinde gün geçtikçe zenginleşen İskitlerde altın eserlerin sayısı zamanla artmış ve altın, bronzla birlikte İskit ülkesindeki eserlerde kullanılan en popüler madenlerden biri olmuştur.

İskitler ve İskit Sanatı
İskitlerden kalma altın taraktaki savaş sahnesi. (MÖ 5. yüzyıl sonları.)

İskitlerden kalan altın objelerin pek çoğu, kurganlarda yürütülen arkeolojik kazılar sırasında bulunmuştur. İskit kurganları arkeolog Aarne Michaёl Tallgren’e göre Avrasya Stepleri boyunca Avrupa’dan neredeyse Çin sınırına dek uzanmaktadır. Bu da İskitlerin kültürel anlamda oldukça geniş bir coğrafyaya yayıldığını kanıtlar niteliktedir.

İskit kurganlarında bulunanlar yalnızca süs eşyalarından ibaret değildir. Farklı bölgelerde altın işlemeli ya da değerli madenlerle süslenmiş elbiseler, at koşum takımları ve pek çok savaş aleti bulunmuştur. İskitler ağırlıklı olarak ok kullansalar da arkeolog Ellis Minns’in aktardığına göre İskit kurganlarında hançer, kılıç, balta ve gürz gibi savaş aletleri de bulunmuştur. Bu aletlerin pek çoğu zoomorfik figürlerle ve geometrik desenlerle süslenmiştir.

İskitler ve İskit Sanatı
İskitlerden kalma altın gerdanlık. (MÖ 4. yüzyıl.)

İskit sanatı, kendine özgü bir üslupla doğmuş olsa da, yayıldığı geniş coğrafyanın etkisiyle zamanla pek çok farklı kültürün etkisi altında kalmıştır. Klasik Avrasya step stilinden köklerini alan İskit sanatı, sanat tarihi profesörü İbrahim Çeşmeli’nin de belirttiği gibi Yunan, Pers ve Çin kültüründen etkilenerek zamanla eklektik bir stile bürünmüştür.7



  1. Europe Before History“, Kristian KRISTIANSEN, European Journal of Archaeology, Cambridge University Press, 1998, ISBN: 0521552273[]
  2. “Empires of the Silk Road”, Christopher I. BECKWITH, Princeton University Press, 2009, ISBN: 9781400829941[]
  3. “The Cambridge History of Early Inner Asia” Anna MELYUKOVA, Cambridge University Press, ISBN: 9780521243049[]
  4. The Scyths“, T. SULIMIRSKI, The Cambridge History of Iran, Cambridge University Press, 1985[]
  5. Bazı Bulgular Işığında Anadolu’da Kimmer ve İskit Varlığı Üzerine Gözlemler“, Yrd. Doç. Dr. Oya SAN, Dicle Üniversitesi, Belleten, Türk Tarih Kurumu, Nisan 2000, Cilt 64, Sayı 239[]
  6. The Art of the Scythians“, Esther JACOBSON, 1995, ISBN: 9789004098565[]
  7. “İskitler Hunlar ve Göktürkler de Din ve Sanat”, İbrahim ÇEŞMELİ, Cinius, 2017, ISBN: 9786053238683[]
Share it, discuss it, keep it alive!